HAKLARIMIZ İÇİN MECLİSE GÖNDERELİM!..

2/365 numaralı askerlik kanunu meclis gündeminin ön sıralarına alındı ve önümüzdeki hafta genel kurulda görüşülecektir. GenelKurmay Başkanlığı'nın MSB lığına gönderdiği teklifin kanun tasarısı olarak ne zaman meclise sunulacağı belli değildir.

Genelkurmay'ın teklifiyle askerlik kanununun Milli Savunma Komisyonu'ndaki görüşmeleri sırasında verilen Astsubay'ların intibaklarıyla ilgili değişiklik teklifi hemen hemen aynıdır. Böylece teklifin ret edilme gerekçesi ortadan kalkmıştır.

TEMAD' ın organizasyonunda, askerlik kanununun Meclis Genel Kurulu'nda görüşülürken aynı teklifin tekrarlanarak kabul edilmesi için siyasi partilerin grup başkan vekilliklerine aşağıdaki örnek dilekçelerin faks ve e-posta ile gönderilmesini istirham ediyorum.

AK parti GRUP başkan vekili Bekir BOZDAĞ : bekir.bozdag@tbmm.gov.tr
CHP Grup Başkanvekili Kemal ANADOL : kemal.anadol@tbmm.gov.tr
MHP Grup Başkan vekili Oktay VURAL : oktay.vural@tbmm.gov.tr

NOT: Ortak teklifin sureti TEMAD sitesinin ana sayfasında yayındadır.
--------------------------------------------- ------------------------------------------------------------ --------------------





Bazı askeri kanunlarda değişiklik yapan kanun tasarısının Silli Savunma Komisyonu'ndaki görüşmeleri sırasında, Astsubay'ların intibaklarıyla ilgili olarak, komisyon başkanı başta olmak üzere Ak parti, CHP ve MHP li milletvekillerinin imzaladıkları ortak bir önerge verilmişti. Genelkurmay Başkanlığı İletişim daire başkanlığınca aynı konuda bir teklifin de MSB. lığına gönderildiği açıklanmıştır.

Ortak olarak verilen ve komisyonda gerçekleşmeyen değişiklik teklifinin, adı geçen kanun tasarısının genel kurul görüşmeleri sırasında tekrar verilerek gerçekleşitirilmesini talep ediyorum. En derin saygılarımla.

TEMAD ve emeklı assubaylar sıtesının varlıgını tesaduf eserı ogrendınm teknolojı ozurlu meslektasınız olarak yazılarımla sıze yakın olamadım ,ancak her ıkı sıtedekı yazıları takıp edebılmek ıcın ınternet hızmetı aldım hergun mesajlarınızı takıp edıyorum.Sabah gazetesıne verılen ılandan bu yana elımden geldıgınce maddı ve manevı destekte bulunmaya gayret edıyorum.Çevremdekı bır kısım arkadaslarımın dernege uye olmasını sagladım,ne yazıkkı TEMAD ın bır kac subesı dısındakıler tabela dernegı dısına cıkamamıstır.Mesaj panosuna bakıyorum asagı yukarı aynı kalemsörler kendılerıne saygı ve sevgılerımı ıletıyorum ,nerde sube bsk.larının bırlık beraberlık eylem mesajları antalya subesı dısında tık yok dernek sube bsklarına seslenıyorum uzerınızdekı olu topragını atın,ses verın ,bızde varız deyın,elınızı tasın altına koyun,sube sayısını artırmakla olmuyor bu ısler nerdesınız cıkında bır gorelım hepınıze saygılar

sayın selçuk içer son yazınızı okuduktan sonra emin olun gözlerim yaşardı.. son tahlilde sayın ama çok sayın generallerimizin gece,gündüz demeden hep biz emekli asb ları düşündüğünü itidalli olmamızı gerektiğini 1 in 4 nü hatta daha neler ,neler verebileceklerini ima etmişiniz..bizi aydınlattınız sağolun..sayın ama çok sayın komutanlarımızı rahatsız etmemeliyiz aynı fikirdeyim ..ben her zaman sayın ama çok sayın generallerimi(ELALARINI,ELALERINI) adlı şarkıyla yad ediyorum..tavsiyem odur ki rahatlatıyor..saygılarımla.

Selçuk abi,bide ben ayağa kalkıyor ve seni alkışlıyorum.Sende Gn.K.Bşk.lığını alkışladığına göre... ikimizde gerçek yola doğru yol alıyoruz.Evet herşeyimizi düşünüyorlar.Sen rahatca uyu sakın uyanma.Allah muhafaza bi uyanırsan bu memleket ne hale gelir.Ne demek hak, mak ne demek assubayın isteği
bu memlekette aç çok...işsiz çok.Petrolümüzmü var? Elmasımızmı var? Yada varda büyüklerimizmi vermiyo? (Sahi vermiyorlarmı yahu)sonra sakın sorgulama şu ne alıyo diye...Otur ve bekle er kişi niyetine diye tekbir alınırken ben sağ kaldıysam sana haklardan bahsederim.Hani bi diyeceğiniz varmı diye sorunca?Sen merak etme... TAKİPDE OLANLAR VAR! BEN BİLMİYOM DA VARDIR HERHAL BÜYÜKLER BİLİYOO...

Sayın meslektaşlarım Vefat etmiş albayların mirasçılarına verilecek kılıçları veren devletimiz bizlere de sahip çıkacaktır. Saygılarımla

Kıymetli Meslektaşlarım;

Bugün yorum yazan Hüseyin AKANSEL meslektaşıma katılmamak mümkün değil. Gerçektende camiamızda duyarsız, bana değmeyen yılan bin yaşasın’ mantığı ile hareket eden birçok kişi var. Halen emekli olmuş birçok devre arkadaşımla görüşmelerimde çoğunun böyle bir sitenin varlığından bile haberi olmayanları gördüm.
Hepsini üye olmaya teşvik ettiğim halde birçoğunun üye olmadığını hatta zahmet edip siteye girerek yazılanları dahi okumadığını üzülerek izliyorum. Emekli hava assubayı çocuğu olduğumdan, şu anda assubaylara verilen birçok hakkın 70'li yıllarda Havacı Assubayların eşleri ve çocukları ile birlikte Ankara da yaptıkları yürüyüş eyleminden sonra verildiğini biliyorum. Şu zamanda hemen herkesin evinde bir bilgisayar var.
Birbirimiz ile haberleşip, hep bir arada hareket etmediğimiz sürece kimsenin bir hak vermeyeceği gibi elimizdeki hakların da gideceğini unutmamamız gerektiğine inanıyorum. Onun içindir ki birbirimizi sürekli teşvik etmek etmeliyiz. Hepimize bu konuda görev düşüyor.

Saygılarımla.

Değerli Meslektaşım Sayın İbrahim Bey Genel Kurmay Başkanlığının 1nci Derecenin 4ncü kademesine karşı olduğunu zannetmiyorum, bu güne keder ne istediysek verdiler sağ olsunlar Balo'lara çağırıyorlar, Gece elbisesi verdiler şapka sakındıraklarımızı sarı yaldızlı Assubaylarıda, lider komutan yaptılar 100 TL de zam veriyorlar, BÜYÜKLERİMİZ HER ŞEYİN İYİSİNİ BİLİRLERLER, KOMUTANLARIMIZDAN ALLAH RAZI OLSUN, BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİN. Biraz sabır gerekir Atalarımız tecrübelerine binaen ne güzel söylemiş Sabreden derviş muradına ermiş diye.100.000 EMEKLİ ASSUBAY VAR 99.500 ü SABIRLA BEKLİYOR. Demek ki Genel Kurmayımıza ve Komutanlarımıza güven var sabırda var. Beklememiz lazım memleketin durumu belli fedakârlık yapmak gerekir. Allah Devlete millete zeval vermesin Komutanlarımıza minnettarım haklarını nasıl öderiz? Yıllardır sayelerinde çoluk çocuğumuza ekmek yedirdik. Hepsinin ellerinden saygıyla öpüyorum. Sağ olsunlar bu kadar vermişler bir kademenin lafımı olur, bir şey biliyorlar ki geciktiriyorlar mutlaka bizim iyiliğimiz içindir. BEN KOMUTANLARIMA GÜVENİYOR VE İNANIYORUM. BÜYÜKLERİMİZ BİZİM İÇİN EN İYİSİNİ DÜŞÜNÜRLER. BASİT İSTEKLERİMİZLE KOMUTANLARIMIZI MEŞGUL ETMEYELİM. ORDUMUZU YIPRATMAMAYA ÖZEN GÖSTERELİM.
Saygılarımla...

Değerli Arkadaşlarım, Genelkurmayın 1/4 kademeye şiddetle karşı çıkmasını bir türlü anlamış değilim. Söz konusu kademe verilirse bizleri Albay, General falan mı yapacaklar, yoksa maaşlarını mı ellerinden alacağız? Bu eziyetten başka bir şey değil, değerli Subaylarımız 40 yaşında General olmak için düzenlemeler yaparken, bu gidişle Assubayları mezarda Kd. Bşçvş. Rütbesine yükseltecekler, hepinizi muhabbetle kucaklarım...

Değerli HYavuz abime hoşgeldin diyorum.

Meslekte çekmesine ve ayrılma gerçeğine rağmen Mesleki disiplini ile buraya paylaşım için gelen,yıllar öncesinin kahramanlarından değerli abimize saygılarımı sunarken onun durumunda olan tüm kahramanlarımıza da tekrar şükranlarımı iletiyorum.

Takipteyim.

Mücadele edenler, Siteye girenler, Haklarımız diye sürekli bir şeyler anlatmaya çalışanlar hep belli insanlar. Demekki 100000 emekli içinde mücadele etmeye çalışanan 240 kişi hadi üstüne 60 daha koy olsun 300 kişi. Demekki geri kalan 99700 kişi hayatından memnun yada umurlarında değil. Ne demek gerekir bilmiyorum .

HARİÇTEN GAZEL OKUMAK!

Hikâyeler ve Atasözleri insan topluluklarının uzun yıllar yaşamış oldukları gerçek olayların bir cümle veya paragrafla kısa ve öz olarak ifade edilişidir. Birilerinin oturup ta bu Atasözü olsun diye söylediği laflar değildir. İyi kavrayabilirsek günlük yaşamımızın her anında çoğunlukla bizlere olumlu katkı sağlar diye düşünüyorum.
TİMUR, Ordusunda kullandığı fillerin bakımını sağlamak için köylülere dağıtımını yapar. Bir tane erkek filde Nasrettin Hocanın köyüne düşer. Doymak bilmeyen fil köylünün bütün ekinlerini yer bitirir, köylü acizlik içinde ne yapacağını şaşırtır ve Hocaya müracaat eder.
’’Hocam köyümüzde en akıllımız sensin, ne olur bize önderlik yap. Timura çıkalım bu fili bizden alsın derler. Hoca köylülerinde kendisi ile gelmeleri karşılığı teklifi kabul eder ve yola koyulurlar. Yolda tek, tek fire vermeye başlayan grupla Hoca Zalim Timurun karargâhına yaklaşırlar, Hoca geri dönüp bakar ki arkasında kimse kalmamış. Yapacak bir şeyde yok, Timurun odasına girer. Hükümdarım, hani sen bize bir fil vermiştin ya, o fil erkek, bizim köylüler filleri çok sever, sen bize bir dişi fil ver, fillerimiz böylece çoğalsın, köylülerimizde mutlu olsun der.
Hariçten gazel okumakla mücadele yapılacağına, hamasi söylemlerle sorun çözülebileceğine inananların ayaklarının yere basması umuduyla. Lafla değil, fiilen medyalarda ne kadar olacaksınız? Yaşadıklarımız içimizde, yazmıyorum, yazmayacağımda. Saygılarımla.

Sayın Yaban, düne göre gazilerimizin ve şehit yakınlarımızın durumlarında ülkenin ekonomisi ve milletimizin hassasiyeti doğrultusunda bir gelişme vardır. Ancak sizin madde madde sayarak ve şunu da alıyorsun bunu da alıyorsun, faizsiz konut kredisi de alıyorsun gibi "gözün doysun" tabirinden ifadeniz maksadını aşıyor. Ben bir gazi olsam çok ama çok alınırdım. Ayrıca ilk yazınızda abartma da vardı. Gazilerin açıklamasından sonra bundan vazgeçip fakat daha da hiddetlenip başka şeylerden dem vurmaya başladınız. Dünyada gazisi ve şehit yakınına en iyi ücret ödeyen ülkeyi Türkiye olarak ilan ettiniz. Bu açıklamanız bile başlı başına bir olay. Ülkeyi sevmek demek o ülkenin sadece taşını toprağını sevmek değildir. Toprak, üstünde yaşayanlarla bütünleştiği zaman vatan olur. Biz hepimiz vatanımızı seviyoruz. Ancak iyiyi doğruyu bulmak ve yanlışlardan sıyrılmak istiyoruz. Bizlere yapılan haksızlıklar yalan mı? Şehit ve gazi ailelerinin basında sayfa sayfa geçim sıkıntısı haberleri yalan mı? 2009 yılındayız. Devlet ekonomik ve sosyal imkanlar yönünden daha güçlü. Bir gaziye "al maaşı dört duvar arasında otur" deyince devlet işini yapmış oluyor mu? Bence o gazinin her türlü devlet organizasyonuna katılması sağlanmalı, Tatili sağlanmalı. O'na; çoluk çocuğuna yük olduğu değil bir lütuf olduğu duygusu verilmeli.
Ayrıca bizler yıllarca toplumda çok maaş alan kesim olarak bilindik. Şu an geldiğimiz duruma bakın. Sıradan bir büro memuru statüsündeyiz. Öğretmen, bağıra bağıra ve bizi örnek göstererek bizi geçti. Polis geçti. Kendi kendimizi topluma yanlış lanse ettik. Liseyi bitirip yüksek maaşa kavuşan az eğitimli şanslı insanlar gibi tanıttık. Bunların hepsi yanlıştı. Diğer mesleklere göre kıyasladığımızda yirmi yıl gerideyiz hala. Lütfen bırakalım alkışlamayı. Alkışladıkça çok verdiklerini zannediyorlar. Saygılarımla...

BÜYÜKLERİMİZ BİLİR !

Eskilerin sıkça kullandığı bir söz.Devlet,Hükümet,Askeriye,konularında soru yöneltildiğinde verilen kısa ama etkili cevap, 'Büyüklerimiz bilir'.Sorana da, cevap verene de hukuki sorumluluk yüklemeyen aynı zamanda Devlet büyüklerine paye de veren,baş ağrıtmayacak cevap.BÜYÜKLERİMİZ BİLİR..Belge de istemez bilgi de,zaman değişti, malesef artık bu işi sadece Devlet büyükleri değil vatandaşta bilmeye, hakkını aramaya sesini yükseltmeye başladı, yükselen sese karşı yeni bir konsept geliştirildi ,aynı güzellikte cevap BELGEN ,BİLGİN VAR MI? Bunlar yoksa konuşmayacaksın, hukuki sorumluluğun oluşur.Vatandaşa iş çıktı, bundan sonra sürekli bigi ve belge peşinde koşacak ve bunları da yanında taşıyacak, sorulan soruya cevap vermeden önce belge ve bilgiyi sunacak, sonra fikrini.Yoksa durumu vahim, memlekette herkes 'SAVCI ROLÜNE SOYUNMUŞ ' Allah muhafaza hukuki SORUMLULUK oluşur.Dikkatli olmak gerekir birilerinin sözü ile yazıp konuşmamak lazım,Hadi yalansa al ,sana hukuki sorumluluk.Bu işten ben de korkmaya başladım, bu günden itibaren bilgi ve belge toplayacağım ; ANCAK 15 YAŞIMDAN BERİ BASKI GÖRÜYORUM HAKLARIM GASP EDİLMİŞ AÇLIK SINIRINDA YAŞIYORUM.Büro memuru statüsündeyim.9 Derecenin 2 si 1 Derecenin 4 Kademesi için vs sorunlar içinde belge gerekli mi?Herhalde en doğrusu can sıkmamak belge bilgiyle uğraşmamak eskilerin sihirli sözcüğünü kullanmak ,'BÜYÜKLERİMİZ BİLİR..SUYA SABUNA DOKUNMADAN,ŞİRİN GÖRÜNÜRCESİNE HUKUKİ SORUN YAŞAMADAN.BELGE BİLGİ ÇOK ÖNEMLİDİR, DİKKATLİ OLMAK GEREKİR.SAYGILARIMLA...

B U L M A C A ...

Site Assubaylar'ın sıkıntılarını dile getirmek, sorunlarını tartışmak için kurulduğu iddiasında ise,iki günlük ziyaretçi sayısı 4000'e yakın görünüyorsa, ama siteye sorunlarıyla ilgili ne yapılabilir sorusuna cevap olabilecek bir anket düzenlenmiş ve anket iki gün içinde katılım sayısı 240 kişi ise bu durum neyle açıklanabilir?
a) Ziyaretçilerin sorunlarının farkında olmamakla...
b) Adam sendecilikle...
c) O anketi oraya koyan birileri nasıl olsa anket seçeneklerinden birini de benim yerime işaretlerler, benim zahmete katlanmama ne gerek var duygusuyla.
d) Sorunumuz morunumuz yok, hepsi palavra her şey güllük gülistanlık, Selçuk İçer boşuna gırtlak patlatılıyor, sırtışıyla
e) Siteye girip çıkanlar sadece elli kişi, bu elli kişi günde 20 defa girip çıkarak inadına siteyi ziyaret edenler numaratörünü yükseltiyorlar(!)

Sayın R. Yaban, şu görüşlerinizi bir form başlığı altında toplasanız da bizler de bir yararlansak.
Ya yazdıklarınız farklı,ya siz yanlış hatırlıyorsunuz.Ya size yorum yapanlar yanlış anlıyor.
Doğrusu sanırım sizin fikirlerinizin bir form başlığında toplanması.
Alkışlamanızı da normal karşılıyorum. İnanın.Çünkü; bizlere hak nasıl alınır öğretilmedi!Hakkını almaya çalışanların nasıl engelleneceği öğretilirken öbür tarafta amuduyla götürdüler filmi sahneye kondu. Ya da yeni uyarlaması ile "Biz veririz siz alkışlarsınız " sorgulayamaz ,neden-sonuç ilişkisine gidemezsiniz.Hatta bunları düşünmeniz bile suç.
Şayet diyorsanız ki biz gelişmekte olan ülkeyiz tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Devletimizin gücü buna yetiyoo...
Tüm devlet dairelerinde makam arabalarının fuzuli işler için yaktığı bir aylık yakıt paraları ile bu memleketin inan tüm emeklilerine artı 100 TL verilir.Bunu sağlasınlar beraber alkışlayalım. Saygılarımla.

Epeydir sitede yazmayıp ,izlemeyi yeğledim.Sayın Recep YABAN 'ın yazısını görünce dayanamadım.Farzedelim gazilerimiz sizin dediğiniz ölçüde imkanlara (maddi olarak) sahip ,bu sizi niye rahatsız ediyor onu anlamıyorum.Bir uzvunuzun olmaması nedir biliyormusun ki, onun değerini maddiyatla nasıl kıyaslıyorsunuz.Şükürler olsun ki bir yerimiz de sakatlığımız yok ,sağlığımız el verdiği sürece maaşımız yetmez ise de çalışma şansına sahibiz ve bir çoğumuzda böyle yapmıyor muyuz.Sakın ola ki gazilerimizin/şehitlerimizin aldıkları maaş/sosyal imkanları buraya taşıma yanlışlığını bir daha yapmayın.Onların maddi ve sosyal imkanlarının iyi olması ,bizleri her zaman mutlu eder.

Kıymetli arkadaşlarım, böyle bir siteyi hazırlayıp kullanıma açtığınız için emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.Ben eski bir meslekdaşınız olarak çok uzak kaldığım sıcaklığınızı bir nebze de olsa içime sindirmek için bu sitemize kayıt yaptırdım.1973/3 izmir istihkam okulu mezunuyum.İlk görev yerim Malatya Savaş İstihkam taburu idi, eski arkadaşlarımız hatırlarlar 1975 yılında Assubay hanımlarının bütün yurtta yaptıkları hak arama yürüyüşlerini
o tarihte mesleğinden ayrılmak zorunda kalan bir meslektaşınızım.Hala Assubay'lığın yetişme şekli ve kurallarından sıyrılmayan,zaman zaman ailede dahi bunu hissettiren biri olarak bir kamu kurumundan emekli oldum.Devrelerimi arayıp bulup onlarla geçmişi yadetmek, gelecekte Assubaylar için nelerin olması gerektiği hususunda bilgi alışverişinde bulunmak istiyorum.Hepinize sevgiler sunuyorum.

Bir Dul ve Yetim aylığı örneği vereyim.

Yapılan mukayeselere ışık tutar belki.

EMEKLİ AYLIK BİLGİSİ GÖRME
Ünvan BŞÇVŞ Derece/Kademe 2/6 Ek Gösterge 3000
Hizmet Süresi 15yıl-7ay Kıdem Yılı 11yıl Aylık Oranı 15/20
Temsil/Görev Gös. - Makam Göstergesi - ORDU VAZİFE MALÜLÜ (ŞEHİT)
Aylık 1.036,52 Ek Ödeme tutarı(%4) 41,46 Aylık ve Eködeme tutarı 1.077,98
(2.ay-2009yıl) Aylık 1.036,52 (2.ay-2009yıl) Ek Ödeme Tutarı 41,46 Aylık ve Eködeme tutarı 1.077,98
Aylık farkı null 39,82 Ek Ödeme farkı 1,59 Aylık ve Ek Ödeme farkı 41,41
Net ödenen 3.233,94 Üç ayda bir maaş almaktasınız. T.C. ZİRAAT BANKASI- & Ö.İ.M.
Aylıktan Yapılan Kesintiler

Kıssadan Hisse...

Hikâyedeki Derviş biz olalım,
Berber de suya sabuna dokunmayan MSB olsun,
Kabadayıyı da siz biliyorsunuz zaten...

Vaktiyle bir derviş, nefisle mücadele makamının sonuna gelir. Meşrebin usulünce bundan sonra her türlü süsten, gösterişten arınacak, varlıktan vazgeçecektir. Fakat iş yamalı bir hırka giymekten ibaret değildir. Her türlü görünür süslerden arınması gereklidir. Saç, sakal, bıyık, kaş, ne varsa hepsinden. Derviş, usule uygun hareket eder, soluğu berberde alır.
- Vur usturayı berber efendi, der.

Berber dervişin saçlarını kazımaya baslar. Derviş aynada kendini takip etmektedir. Başının sağ kısmı tamamen kazınmıştır. Berber tam diğer tarafa usturayı vuracakken, yağız mı yağız, bıçkın mı bıçkın bir kabadayı girer içeri. Doğruca dervişin yanına gider, başının kazınmış kısmına okkalı bir tokat atarak:

- Kalk bakalım kabak, kalk da tıraşımızı olalım, diye kükrer.

Dervişlik bu... Sövene dilsiz, vurana elsiz gerek. Kaideyi bozmaz derviş. Ses çıkarmaz, usulca kalkar yerinden. Berber mahcup, fakat korkmuştur. Ses çıkaramaz. Kabadayı koltuğa oturur, berber tıraşa başlar. Fakat küstah kabadayı tıraş esnasında da sürekli aşağılar dervişi, alay eder:

'Kabak aşağı, kabak yukarı.'

Nihayet tıraş biter, kabadayı dükkândan çıkar. Henüz birkaç metre gitmiştir ki, gemden boşanmış bir at arabası yokuştan aşağı hızla üzerine gelir. Kabadayı şaşkınlıkla yol ortasında kalakalır. Derken, iki atın ortasına denge için yerleştirilmiş uzun sivri demir karnına dalıverir. Kabadayı oracığa yığılır, kalır. Ölmüştür. Görenler çığlığı basar. Berber ise şaşkın, bir manzaraya, bir dervişe bakar, gayri ihtiyarî sorar:

- Biraz ağır olmadı mı derviş efendi?

Derviş mahzun, düşünceli cevap verir:

- Vallahi gücenmedim ona. Hakkımı da helal etmiştim. Gel gör ki kabağın bir sahibi var. O gücenmiş olmalı!

Hikâye böyle... Ama hayat da böyle... Ensemize, kafamıza vurup, vurup dalga geçen sahte kabadayıların, kabağın da bir sahibi olduğunu, bu sahibin de en affetmeyeceği şeyin kibir ve kul hakkı yemek olduğunu anlıyorlar mı acaba...

SN. CAKTAŞ devlet seni işe aldı istemedinse oğlunu ya da kızını aldı onu da istemedinse kardeşini aldı.
1. Tahsilin paralelinde çalışan memur olarak maaş alıyorsun derece ve kademen artıyor.
2. Maaşının üzerine en az 300 TL malul zammı ekleniyor.
3. Her yıl ayrıca tütün ikramiyesi alıyorsun ki en az 2000 TL
4. Mehmetçik vakfından her ay en az 400 TL malul aylığı alıyorsun.
5. Faizsiz konut kredisi aldın.
6. Okuyan çocukların ücretsiz özel okullarda okutuluyor.
7. Okuyan çocukların için her yıl 800-1550 TL tütün eğitim yardımı alıyorsun iyileştirme merkezlerinden öncelikle yararlanıyorsun.
Bunları neden yazıyorum. Çok iyi biliyorum 3713-64-45-ek77 ve 1005 sayılı yasaları 10 yıldır inceliyorum.
Efendim bunlar bu toprakların özgürlüğü için verdiğin bacağından daha mı değerli dersen elbette hayır. Ama:
TOPRAK, EĞER UĞRUNDA ÖLEN VARSA VATANDIR.
BU DEVLET HER AİLEDEN EN AZ BİR ŞEHİT FEDA EDİLEREK KURULMUŞTUR.
Saygılarımla.
(not önceki yazımın sizinle ilgisi de yoktur.)

Değerli meslektaşlarım;
Yasal olarak belirlenmiş düşünce özgürlüğü çerçevesinde sorunlarımızı her platformda dile getirmek hepimizin hakkıdır. Makamı ve görevi ne olursa olsun bir kişinin başka bir kişi veya topluluğu tehdit mahiyetinde söylediği sözler yasa gereği suçtur. Suçun işlendiğinin ispatlanması hukuki geçerliliği olan belge, bilgi ve delillerle mümkündür. İspatlanması mümkün olan veya belgeye dayalı tehditlere maruz kalıyorsak, bunu belgelendirelim ve ilgililer hakkında yasal işlem başlatalım. Delil yoksa birileri tarafından konuşulduğu ileri sürülen sözler, konuyu dile getiren üçüncü şahıslar için suç teşkil edebilir, bundan dolayı da birey zor durumda kalabilir diye düşünüyorum. Meslektaşlarımın bu ve benzeri konuları konuşurken, yazarken ve tartışırken daha dikkatli olmalarını öneriyorum... Saygılarımla.

Sayın Recep Yaban Bey...
Tekrar en başa dönelim. Basit birkaç soru; gazilerimizin maaşını tartışmaya açmakla nereye varmak istiyorsunuz? Şayet askerlik mesleğine mensup bir kişi ve meslektaşımız iseniz, bu tartışma ile kendi ayağınıza kurşun sıkmış, kendi kendinizi inkâr etmiş, kendi kendinizin durumunu tartışıyor duruma düşmüş olmuyor musunuz?

Sayın Yaban,
Gezdiğin ülkeleri ve görüşerek durumlarını sorduğun yabancı ülkelerin gazilerinin ismini ver yeter.

Değerli emekli assubay sitesi üyeleri hepinize merhabalar... Bende terör gazisi bir kişiyim. Recep Yaban isimli bir kişinin GAZİ bir personelin aylık tutarını çıkarmış. Recep bey size böyle bir hesaplama yapın diye istek de bulunuldu mu? Kafanıza göre hesap yapmışsınız. Ortalama 5.000 TL hesap çıkarmışsınız, belki arkadaş o parayı alabilir ama herkes onun gibi şanslı değil ki. O görüştüğünüz tahminim rütbeli bir personel, gazilerin hepsi rütbeli değil ki toplasan 1,500 TL'Yİ geçmez. Buna Mehmetçik maaşları da dâhildir. Bildiğiniz gibi Mehmetçik vakfı toplanan yardımlarla kurulmuş ve yine o yardımlarla ayakta kalan bir kurumdur ve ileride gazilerimizden maaşını kesebilir çünkü kurumda yoksa o da gazisine veremez, ayrıca Recep beye de şunu soruyorum, ben güneydoğuda bir ayağımı kaybettim sence benim ayağımın bir değeri var mıdır? Maddi olarak veya şunu teklif ediyorum benim ayağımın yerine kendi ayağını versin ben bana bağlanan aylığımı ona vereceğim... Değerli üyeler ne demek istediğimi anlamışsınızdır herkese selamlar.

Hayretle okuyorum terör gazisi ve şehitlerinin haklarından iki satır yazı yazayım dedim gerçeklerle yüzleşmek istemeyen arkadaşlar konuyu saptırmaya çalışsa da beceremiyorlar.
Terör şehit ve gazilerine ülkemizde verilen haklar hiç bir ülkede verilmemektedir.
Aksini yazın. Gerekirse bir gazimizin gerçek maaşını açıklayın.
olmaaaz. O zaman insanları hangi sözlerle galeyana getireceksin dimi İÇER ile EREN faizsiz ev kredisini yazmayı unutmuşum üstelik gazi ve şehit yakınlarının birden fazla TOKİ evlerinden alma haklarının olduğunu da yazayım da GAZİ ve ŞEHİTLER üzerinden kimse siyaset yapmasın. Hak aramak başka yanlış bilgi vererek o konuda bilgisi olmayanları yanlış bilgilendirmek başka. Tabiî ki ben de 1/4 e çıkmak istiyorum hem de sizden daha fazla.
Ama son yasa teklifi ile 2 ile 3, dereceden maaş alan arkadaşlarımın kısmen de olsa iyileştirilmeleri çalışmasını tabiî ki ayakta alkışlıyorum.
Saygılarımla