Çaresi yok.
Utanmayı bilecekler.
Utanmayı bilecekler.
Ama'sı yok.
Eğer utanmıyorlarsa...
Utandıracaksınız.
Yazacaksınız, konuşacaksınız, soracaksınız, sorgulayacaksınız, itiraz edeceksiniz, yüzlerine vuracaksanız, sinmeyeceksiniz, inmeyeceksiniz, iki büklüm süklüm püklüm olmayacaksınız, boyun eğmeyeceksiniz, çekinmeyeceksiniz, çekilmeyeceksiniz, sanmayacaksınız, kanmayacaksınız, kullanılmayacaksınız, ruhunuzu köle vicdanınızı rehin kılmayacaksınız...
Israrla, inatla, sebatla...
Utandıracaksınız.
Çaresi yok.
U.TALU
ONUR MÜCADELESİNE ISRARLA DEVAM.....

AŞAĞIDA MEŞHUR SUBAYIN YAZMIŞ OLDUĞU İHBAR MEKTUBUNUN TAM METNİNİ OKUYABİLİRSİNİZ. İHBARCI SUBAYIMIZ SANKİ YAPILAN TÜM İŞLEMLERDE GÖREV ALMIŞ, ORADA BULUNMUŞ BİRİ OLARAK MEKTUBUNDA BELİRTTİĞİ HUSUSLARI BİRE BİR ŞAHİT OLMUŞ GİBİ YAZMIŞTIR.

BÖYLE BİR MEKTUP NEDEN TAM DA BU GÜNLERDE ORTAYA ATILDI VE BASINA SIZDIRILDI. TÜRKİYE HUKUK DEVLETİDİR. BU İHBAR MEKTUBUNU KİMLER VE NE AMAÇLA BASINA SIZDIRDILAR, KİMSE BU KONUDA SIZDIRANLARA HESAP SORMUYOR.
TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ İÇİNDE GERÇEKTEN BÖYLE SUBAYLAR VARSA, ASKERİ SIRLARIMIZI DA DÜŞMANA VERMEDİĞİNİ NERDEN BİLECEĞİZ, BU ÇOK VAHİM BİR DURUM.
AMA İHBAR MEKTUBUNU TAM OLARAK OKUDUĞUNUZDA BÖYLE BİR MEKTUBUN DA ÜRETİLDİĞİNİN FARKINA VARACAKSINIZ. HİÇ BİR SUBAY BİRE BİR BU KADAR OLAYA ŞAHİT OLAMAZ.

BU MEKTUP BİR KOMPLODUR&
-

HABER ÇIKTIKTAN SONRA KARARGAH'TA YAŞANANLAR...


http://www.ntvturk.com/ite-ihbar-mektubunun- tam-metni/

EY İHBAR MEKTUBUNU YAZIP GÖNDEREN SUBAY, NEDEN BU KADAR BEKLEDİN, YOKSA KÜRT AÇILIMI FASON ÇIKINCA GÜNDEM DEĞİŞTİRMEK İÇİN PUSUDA MI BEKLİYORDUN?

AMA ARTIK TÜRK İNSANI UYANDI,İŞTE YORUMLAR

http://haberyorumlari.hurriyet.com.tr/ListAr siv.aspx?HaberID=12782212

Başçavuş Bilkonun askerleri, Bu yazdığımı yanlış telafuz etmediysem amerikan yapımı bir film izleyin birde Türkiyedeki filmleri izleyin kahramanlar subaylardır genelde filmde bile kahraman oılduğunu kabullenemediğimiz Ast Subayların haklarının verilebileceğini düşünmek hayal olmaya devam etmekte. 25'inci değil 225'incisini kutlasakta aynı kader maalesef. 17 Ekimde bunu kendimize gösterdik biz TEMAD'ın sayfasını da izleyin TESUD'un da aradaki büyük fark gözle görülmektedir.

YOLLANMAK GEREK

Derdimiz,kaygımız bitmez tükenmez
Gönül dilini kullanmak gerek
Halimizi arz'e bu lisan yetmez
Küçülüp yeniden dillenmek gerek

Yetmez bu mesleğe sevdalı olmak
Her nefesinde onunla dolmak
Hasretiyle her an sararıp solmak
Ateşiyle yanıp küllenmek gerek

Kimsenin bize yar olmadığını
Henüz çilemizin dolmadığını
Derdimize çare kalmadığını
Görüp aklımızı kullanmak gerek

Başkoyalım bu davanın yoluna
Allah yardım eder garip kuluna
Hep birlikte tutunarak dalına
Ulu çınar gibi dallanmak gerek

Uyanın ey dostlar!iş düştü başa
Her zaman sürdüler bizi yokuşa
Tüm emeklerimiz gitmeden boşa
Silkinerek biraz canlanmak gerek

Güvenme arkadaş!eşe dostuna
Kurt'lar bürünmüşler kuzu postuna
Hep beraber haksızlığın üstüne
Kara kartal gibi çullanmak gerek

Besim der ki;bu iş burada bitmez
Sağır kulaklara bu sesler yetmez
Acizlere kimse merhamet etmez
GEREKEN ! yerlere yollanmak gerek

PKK' lılar satılıktır ...

Dağda başarılı olamayan, Şehit' lerimizin kanlıları olan PKK' lıları, başarılı olabilmeleri için Türkiye'nin içerisine sokmaya var güçleri ile çalışan gerek içimizdeki oy avcıları, gerekse dışarıda bulunan malum güçler ve ülkeler bizleri bölmeye odaklandıklarını resmen, çekinmeden, tören ve kutlamalar yaparak, dünya'ya açıklamışlardır. Adını da her defasında, ön kelimesini değiştirerek, bilmem ne AÇILIM' ı olarak koymaktadırlar gözlerinden öptüklerim...

Bu örgüt, içeride toplandığında, kesinlikle aynı destekleyiciler tarafından çeteleştirilmeleri sağlanacaktır, bu güçlerin tek amacı budur. Zaten dış kaynaklarca ve uyuşturucu parası ile rahat yaşam süren bu kişiler, bedavadan geçinmeye, her türlü maddi rahatlığa alıştırılmışlardır... Türkiye'ye geldiklerinde,bunları kim doyuracak, kim bunlara iş bulacak, ABD' nin AB' nin Fransa'nın Barzani ve Talabani'nin sayması dahi saymakla bitmeyen yabancı güçlerin desteği olmadan, bunlar ne yapabilir.Yine bu kişilerden yani PKK' lılardan, bizleri bölmek isteyenler, diledikleri gibi para karşılığında, kesinlikle içeride bizlere karşı bunları rahatca çeteleştirerek kullanacaklardır.

Afganistan' da seçimlerde oy kullananların parmakları nasıl kestirildi.

İtalya'da yeraltı örgütü nasıl kuruldu.Örnekleri çoktur.

Aynı yola girmek isteyenler ve onları örnek alarak bu sistemi Türkiye'de uygulamaya çalışanlar, AKILLI OLUN !!!

Yirmi beş yıldır bizlere karşı kullandığınız PKK' lıları, kendi başınıza bela olmasın diye Türkiye'ye postalayamazsınız. Onları siz davet ve teşvik ettiniz, beslediniz. Bu güne kadar nasıl baktıysanız, onlara verdiğiniz sözleri yine sizler yerine getirin. Hepsi sizlere emanet. Güle güle kullanın. PKK' lının bu ülkede yeri yoktur.

Dikkat: Burası ne PKK ne de İRTİCA Türkiye'sidir...

BURASI ATATÜRK Türkiye'sidir!..

Saygılar.

Meşhur Mektup Hakkında ,ne yorumlar var,bakalım mı?


http://www.aksam.com.tr/2009/10/26/yazar/149 00/deniz_ulke_aribogan/o_belgeyi_kim_neden_sakladi_.html

http://www.aksam.com.tr/2009/10/26/yazar/148 95/ismail_kucukkaya/o_belgenin_dusundurdukleri___.html

Sabah olup kalktığında;
Zifiri karanlığa alıştırılıyorsun.
Kapını açtığında;
Günaydın diyemiyorsun,
Karanlık geliyor herkese be&
Rızk için koşuşturduğunda;
Her şeyin bedavacıları geliyor.
Bir an aklına&
Benliğinle kavga ediyorsun.
Yapılmış acındırma edebiyatına,
Bakıyorsun gerilerden.
Olsun istenirken iyilikler,
Gelmezlikle çalınıyor kapılar.
Bir gün elleri bebek kanı,
Ayaklarına yetmişlik ninenin
Yalvarmaları sarılmış,
Gözünü kırpmadan vururken,
Vicdansız, imansızlar geliyor.
Dün unutturulmuş nasılsa&
Ve bağırda taş oturmuş.
Acılar tutmada o taşları&
Satılmış benliklere bakıyorsun&
İz düşümlerinin de farkı yok!
Görüyorsun kodamanlaşmışlar.
Taşlaşmış pis yüreklerle&
Hala şişmek peşinde koşuyorlar.
Tümü için birden bakıyorsun,
Davullar çalınıp, halaylar çekiliyor.
Mezarlık diyarı yapılmış,
Bu topraklarda&
Ne diyeceksin bilemiyorsun.
Düğümlenmiş kelimeler,
Donup kalıyorsun.
Sadece bir kelime, iki dudaktan çıkıyor;
Yazık!
Kazandırmamak için uğraştalar,
Tıpkı dünlerde yaptıkları gibi&
Kapını kapatıyorsun.
Artık biliyorsun, sabah olmayacak!
Günaydınlar hiç söylenmeyecek!
Karanlıklar var diyorsun&
Üstelik kör edici karanlıklar.

Bilgilerinize(meşhur mektubun hikayesi)

http://www.haber10.com/haber/183944/

TEMAD'a ÖNERİM.
34 Adet teröristin ülkemizdeki yaratmış olduğu kaos herkes tarafından bilinmektedir.STÖ'leri vb. kuruluşlar kendilerince tepki göstermişler ve göstermeye devam etmektedirler.
Acaba TEMAD'da GAZİ ASSUBAYLARI VE ŞEHİT YAKINLARINI YANINA ALIP YAŞANAN OLAYLARLA ÇEKTİĞİMİZ SIKINTILARI KAMUOYUNA ANLATAMAZ MI?
Saygılarımla.

Saygıdeğer Arkadaşlarım
Onur yürüyüşüne gönüllü maddi destek sağlayan arkadaşlarımıza gönderilen miktarları ve harcama belgeleri gönderilecektir ancak aşağıda isimleri yazılı arkadaşlarımızın mail adreslerine ulaşamadım lütfen mail adreslerini bana bildirirlerse bu görevimizi de tamamlamış olacağız Bu vesile ile maddi ve manevi desteğini esirgemeyen fedakar Assubay sevdalılarına teşekkürlerimi sunuyor,esenlikler diliyorum.

1. H.Baki GÜLCAN
2. Reha KORKUT
3. Uğur SARSILMAZ
4. Hamza KAYAALTI
5. Durmuş YALÇINKAYA
6. M.Ali Ak
7. Yusuf KARAKOYUN

GÜNÜN SÖZÜ,

HER DİL,GÖNÜL PERDESİDİR.

PERDE KIMILDADI MI,SIRLARA ULAŞILIR.

http://www.haber7.com/haber/20091026/Projeci ler-gercekten-korkuyor-cunku.php

35 YIL ÜST OLMUŞ KİŞİNİN DÜŞÜNDÜKLERİ...
VE BİZLERİN SUSKUN KALMASI!!!

Saygıdeğer Arkadaşlarım,

Geminiz su alıyorsa kaderinize razı olup sizi kurtarmaya gelecekleri bekleyemezsiniz kıyıya yüzmek zorundasınız !
İnsan ömrü 500 yıl değil, daha ne kadar insan onuruna yakışır bir yaşam sürmek için bekleyeceğiz. Bizi temsil etmekle görevli olanlar teslimiyetçi olmuşlar gündemi değiştirmek için Mahmutlardan medet umuyorlar, uzattığımız eli tutmak istemiyorlar...

Onlar biz seçildik süremiz doluncaya kadar bizi rahat bırakın keyfini sürelim diyorlar, TEMAD'ın sahibi onlar değil biziz !..
Bu kadersizliğe razı olmayacağız, suların önüne konan bentler bir süre engeller, sonra sular daha hızlı akarlar; LÜTFEN BULUNDUĞUNUZ YERLERDEKİ TEMAD ŞUBELERİNİZDEKİ ARKADAŞLARINIZLA YÖNETİCİLERLE ÇÖZÜME ÇARELER ARAYIN BİZİ KİMSE İANEYE MECBUR EDEMEZ.

İZMİR ve civarında oturan arkadaşlarımızla daha önce yaptığımız tanışma,sohbet ve durum analizi toplantıları gibi yeniden birlikte olmayı arzu ediyoruz.
27 EKİM 2009 SALI günü saat 14.00'de TEMAD BALÇOVA ŞUBESİNDE bir arada olmayı arzuluyoruz. Katılımlarınızla hem birbirimizi şahsen tanıma fırsatı bulacağız hem de onur mücadelesine katkılarımızı görüşeceğiz. Tüm arzu eden arkadaşlarımızın teşriflerini bekliyoruz.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Değerli meslektaşlarım;
Sitelerimiz, uluorta aklımıza gelen her düşünceyi yazıp kişisel egolarımızın tatmini olarak kullanmaya çalıştığımız arenalar olmamalıdır.Toplumumuzun tamamını ilgilendiren sorunlarımızın çözümüne katkı sağlamaya yönelik ve polemiklerden uzak,birbirimizi ceviz kabuğunu doldurmayan nedenlerden dolayı üzen değil,ortak sorunlarımıza çözüm getirecek farklı fikirlerin meslektaşlarımızla paylaşıldığı yer olmalıdır diye düşünüyorum.
Birbirleri ile her zaman yüz yüze veya telefonla görüşme imkanı sağlayarak duygu ve düşüncelerini paylaşma olanağı olan meslektaşlarımın "BİLMESİ GEREKEN PRENSİBİNDEN" hareket ederek, varsa , ikili görüşmeler ile çözülecek sorunlarını sitelere taşımalarının toplumsal menfaatlerimize fayda yerine zarar vereceği kanaatindeyim.
Gerçekte istediğimiz kadar haklı olsak bile, bazen duygu ve düşüncelerimizi ifade ederken kullandığımız sözcükler ve hitap tarzı, bizleri haksızlığa mahkum eder,aklımız sıra hatamızı düzeltmeye çalışalım derken farkında olmadan bataklığa daha fazla gömülürüz.
Bizler karınca kararınca, becerebildiğimiz kadarı ile bu sitelerin emekçileriyiz,bazı meslektaşlarımın ara sıra kullandığı"KİŞİSEL MENFAAT SAĞLAMAK MAKSADIYLE HAREKET EDİYORLAR" düşüncesi de bana çokta doğru bir yaklaşım tarzı olarak gelmiyor.Bu zemin ve bu yapıdan dürüst ve ilkeli meslektaşlarıma çıksa çıksa sorun,sıkıntı,dert,stres hatta maddi olarakta zarar çıkar.Ben kişisel olarak olayı böyle değerlendiriyor,sözlerimi bir Karadeniz fıkrası ile sonlandırıyorum.

- Temel gecenin bir vakti soymak maksadı ile geldiği kuyumcu dükkanının kepengini demir testere ile kesmeye başlar.
- Yanına gelen Dursun, selam verir ve ne yapaysun Temel diye sorar
- Temel'de kemençe çalayrum da der.
- Dursun;Ula Temel, bu ne piçum kemençedur,bunun sesi niye çıkmayu da diye sitem eder.
- Temel'de merak etme Dursun "YARIN ÇIKAR" diye cevap verir.
Kıssadan hisse,"Zaman satar samanı" diye bir söz vardır. Önümüzdeki günlerin ne getireceğini çoğu zaman öngöremeyiz.
Saygılarımla.

Çöp kamyonu olayını bu kadar olumsuz anlamanın mantığını çözemedim.
Sayın Ergenli gayet güzel bir örnek vermiş, ama nedense o tarafa bu tarafa çekilerek amacından saptırılmış.Yani Sayın ve çok değerli Halil Ergenli büyüğümü tanımasaydım bile bu yazıdan olumsuzluk çıkarmam ve onu suçlamam imkansız.Gayet güzel bir öğüt vardır.
Ancak Sayın Özden büyüğümün örneği ise bu öğüte uymamış.Sanırım yorum farkı var.Çünkü orada yerleşim yerinde silahı atışa hazır hale getirmek suretiyle suç işlenmiştir.Malumunuz silah taşıma hakkı bu değildir.
Ama yine o olayda şahsın bir zarar vermeden ayrılmasını sağlayarak zarar görmemesinden dolayı da sevindiğimi ve geçmiş olsun dileğimi iletiyorum.

Takipteyim

İLLA TARİHİN TEKERRÜRÜ ŞART MI?

Türk mahallesindeki gösteri


http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/12772409 .asp?yazarid=218&gid=61

Saygıdeğer Arkadaşlarım
Sn.Halil Ergenli toplumdaki çöp kamyonları ile ilgili bir hikayeyi bizlere aktardı;
Hikayede özetle " Birçok insan çöp kamyonu gibidir, kızgınlığı öfkeyi hayal kırıklığını biriktirir,doldukça çöpleri bırakacak yere ihtiyaç duyar onların çöpünü alıp evinize işyerinize,sokaktaki diğer insanlara dağıtmayın" diyen hikayeyi düşünmemize sundu çöp kamyonlarını önemsemeyin mücadelemize devam edin mesajını verdi; Bunun yanlış neresinde bu hikaye ile tüm assubaylar çöp olarakmı yorumlanmıştır?Böyle insafsızlık olurmu buna zaten kim izin verir?
Ayni hikayeyi Sn.Tayyar Yıldırım aylar önce mahalli gazetede yazdım diyor başka yazanda var amaç belli;Tüm arkadaşlarımızın ne anladığı hepimizin malumudur.
Sn.Özden Güzel bir kıssadan hisse ama assubayların gündemi ile ilişkilendirilirmi? diyor,bazılarımız yanlış anlaşılmayı eleştiriyor;
Elbet her toplumda çöp kamyonları vardır. Benim kimse ile kişisel sorumum yok kimseye kırılmadım,hakaret etmedim (sadece beni mahkemeye versin kimliği belli olsun diye Mahmuta sizlerden özür dileyerek bilinçli hakaret ettim) Her vesile ile kızdığım kişiye bir özür mesafesindeyim dedim ama bu toplumda çöp kamyonu olanlar yokmu?
Adaleti kendisine lazım olunca arayanlar, arkadaşlarına bölücü yaftası yakıştıranlar,laf üretmeyi topluma hizmet sananlar, Tuncer Küçük'ün onurlu yürüyüşünü,sitenin ve sizlerin başarısını engellemeye çalışanlar,dedikodu ile mücadele şevkini kırmayı amaçlıyanlar,çamur atanlar,laf ebeliği yapanlar,mücadeleyi amaç değil araç olarak görenler,
Mahmutlar,Recailer... birer çöp kamyonu değilmi? Yarası olan gocunur Biz onur mücadelemize çöp kamyonlarına rağmen devam edeceğiz bu mücadeleyi amaç olarak görenler bunun onurunu araç olarak görenler onursuzluğunu yaşayacaktır Gerisi bizi ilgilendirmiyor. Saygılarımla

ÖRDEKLİK Mİ? HAŞA HUZURDAN...

Akşamları her gün, bazı TV kanallarında haberlerden önce, bazı kanallarda ise haberlerden sonra yurtta hava tahminlerini izliyorum. Mevsim gereği kanallar yurdun çeşitli bölgelerinde yağmur yağacağı tahmini yapıyorlar. Bu tahminler karşısında hiç bir zaman nedense bir günden bir güne, televizyon hava tahmini sunucuları acaba bana "ördek" mi demek istediler duygusuna kapılmadım. En çok birlik beraberliğe gereksinimimiz olduğu bu günlerde herkes anlayışlı, hoş görülü olmalı gereksiz duygulara, alınganlıklara kapılmamalı...

Sayın Yıldırım Hataların düzeltilmesi ve yerinde belirtilip tenkit edilmesi sanırım bizi camia olarak birbirimize daha da yaklaştıracak ve bu işi kişiselleştirmekten toplumsallaştırmaya ve camiaya sahip çıkmaya götürür.

Bu bağlamda size katılıyor ve destekliyorum. İnşallah bu görüşü ve tavrı bir çok meslektaşımda önemser ve desteğini esirgemez.

Merhaba,
bu panoya taşıdığım bir yazıyı ve yazıdaki anlamı çözümleme derinliğine sahip olmayan kişilerin başka platformlardan bana dil uzattıkalrını arkadaşlarımın iletilerinden üzülerek okudum. Benim yazımı okuyan herkes orada benim şube başkanı sıfatıyla değil emekli assubay Halil Ergenli olarak yazdığımı görür. Kaldı ki bu öykünün, anlatılmak isteneni anlamayanların bana kin kustuğu sitede köşe yazarı olan Tayyar YILDIRIM Bey tarafından da bir köşe yazısında aylar önce kullanılmış olduğunu özel iletisinden öğrendim.

Benim hiç bir şekilde yazmadığımm ve kastetmediğim anlamları yükleyerek konuyu saptıran ve kavgayı ve hakareti kendisine yaşam biçimi edinen bu insanlar o yazımda kastettiğim kişiler olmamasına rağmen benimle ilgili yazdıkları yazıdan sonra benim için yazımda anlatılan kişi olmuşlardır.

Halil ERGENLİ'nin rüzgara göre yön değiştirdiği iddiasını ortaya atmak için elinizde ne tür bilgi varsa bunu yazın. Ben Emekli olduğum günden bu yana gerek bu sitenin kuruluşu ile gerekse Muğla TEMAD Şubesinin kurucu üyesi olarak çizgimi Assubay Onur Mücadelesine gönül veren biri olarak hep korudum. Bu konuda bana iftira atanların bu anlamda benimle ne bir paylaşımları ne de yol arkadaşlıkları olmuştur.
Teşbih sanatının ne demek olduğunu bilmeyen, benim aktardığım öyküden hareketle Assubayların gündemini işgal eden Sanal Kahramanlar ve Küfürcü binbaşıyı değil kendilerini algılayanlara benim söyleyecek sözüm yoktur.
Bana ait olmayan anlamlar yüklemek o anlamı yükleyenlerin anlayış ve algı biçimini yansıtmaktadır. Benim Şube başkanlığımı ve mücadele içindeki yerimi sorgulamak ise bu insanların haddine değildir.

Bir söz de Emekli Assubaylar Net sitesi yöneticilerine; Daha önce sizi bizzat arayarak sitenizde benim adımın geçtiği hiç bir iletiyi yayınlamayın demiştim. Sanırım anlaşılmamış. Eğer panolarınızı kontrol edemiyorsanız kapatın ya da kontrol mekanizması kurun.
SELAM ve SAYGILARIMLA.
Halil ERGENLİ

Selçuk ağabeyi ateşli yazıları ile tanıyoruz demekki zaman,zaman kantarın topu kaçabiliyor birbirimizi anlamamız lazım benimde sitede yayınlanmayan yorumum oldu site yönetimi siteyi yönetirken bazı kuralları uygulayacak bize düşen buna saygı duymaktır ayrıca yöneticiler neden yayınlanmadığını kibarca yazıyorlar sınırsız özgürlük yoktur .Kusuruma bakmasın ama ağabeyimiz TEMAD sitesindeki mesajında yöneticilere asalaklar-mesleğin yüz karaları gibi ifadeler kullanırken Halil beyin yazısı onun anladığı manada olsa bile tenkit hakkı varmı üstelik ifade tarzı eleştiriyi aşmış benim hakaretim iyi başkasının ki kötü olmaz kaldıki yazıdaki mesajı herkez anladı kimsenin başkasına özellikle meslekdaşına hakaret etmesi hoş değil saygı ile fikirlerimizi anlatmalıyız.Ne olur daha anlayışlı hoşgörülü olalım başkalarını sevindirmiyelim saygılar sunuyorum

Çöp Kamyonu kanunu aslında güzel bir kıssadan hisse.Ama Astsubayların gündemi ile ilişkilendirmek doğru mu bilmem.

Geçenlerde Migrostan çıktım arabama doğru gidiyordum.Bir genç benden para istedi.Bende başka tarafa baktım.Küfür etmeye başladı.Anladım.Baktığımda "Ne bakıyorsun" diyerek elini cebine attı.Üzerime geliyordu.Ben de cebimdeki tabancanın ağzına mermi verdim ve geri belime taktım.Bu sefer o yolunu değiştirdi.
İşte sana çöp kamyonu.

ÇKK, ÇÖP KAMYONU KANUNU

31.07.2009 tarihinde aynı kıssayı köşe yazımda konu edinmişim. Çok hoşuma gitmişti bu anekdot.

İşin ana fikri şu ki; başarılı insanlar, bu çöp kamyonlarının, günlerini mahvetmesine izin vermezler. Hayat, sabahları pişmanlıklarla uyanmak için çok kısa& Dolayısıyla size iyi davranan insanları sevin, iyi davranmayanlar için de dua edin.

Hayat, %10uyla ne yaptığınız; %90ıyla nasıl alıp karşıladığınızdır. Ne demiş atalarımız:
İncinsen de incitme...

Yüzünü güneşe dönen insan gölge görmez.
(ALINTI)



http://www.seydisehirhaber.com/yazidetay .php?Yazi_id=851&yazar=80

GÜNÜN SÖZÜ,

NANKÖR İNSAN,HER ŞEYİN FİYATINI BİLEN,FAKAT HİÇBİR ŞEYİN DEĞERİNİ BİLMEYEN İNSANDIR.

O.WİLDE